FIM.IST – ART

Leonardo Da Vinci

Leonardo Da Vinci (1452-1519) bir İtalyan Rönesans sanatçısı, mimar, mühendis ve bilim adamıydı. Herhangi bir malzemede doğayı, bilimsel fenomenleri ve insan duygularını yakalama yeteneği ile ünlüdür. Leonardo’nun yenilikçi başyapıtları bir bütün olarak ışık, perspektif ve efekt konusundaki ustalığını gösterir. En beğenilen eserleri Mona Lisa’nın portresi ve Son Akşam Yemeği resimleridir.

Leonardo, anatomiden mekaniğe kadar her konuda bilgi edinme şekliyle tarihin en büyük dâhilerinden biri olarak kabul edilir. Bunun için ön koşul belirli bir konunun teorisi ve pratiği bilgisidir. Kısacası, Leonardo’nun vizyonu, zanaatkarın becerilerini bilim adamlarınınkilerle birleştirerek bugünün dünyasını anlamaya yönelik tamamen yeni bir yaklaşımın faydalarını ve böylece yarının dünyası için yeni ve harika şeylerin nasıl yaratılacağını gösterdi.

Charlie’nin Çikolata Fabrikası adlı film İngiliz yazar Roald Dahl tarafından yazılan 1964 tarihinde yayınlanan bir çocuk kitabına sadık kalınarak uyarlanmıştır. Filmin başrolünde karşımıza çıkan Johnny Depp mükemmel oyunculuğu ile göz kamaştırıyor. Hikâye genç Charlie Bucket’in eksantrik çikolatacı Willy Wonka’nın çikolata fabrikasındaki maceralarını konu almaktadır.

Yönetmen koltuğunda ise Tim Burton oturmaktadır. Tim Burton filmlerinin mekân tasarımlarında her zaman harika işler çıkarmıştır. Bu filmde de harikalar yaratmayı başarmış ve aynı zamanda filmde birden fazla gönderme, vurgu ve dersler var.

Frida Kahlo, ölümünden çok sonra kendi gerçekliğini aştı. Devrimci bir ressam, mahrem dünyaların yaratıcısı, işkence görmüş ve aldatılmış (ama aynı zamanda aşka da açık) bir kadından oluşan ressamın imajı gerçek bir ikon haline geldi. Ancak sanatçının ticarileşen milyonlarca imgesi eserlerinin muazzam gücünü hiçbir şekilde ortadan kaldırmıyor.

Frida Kahlo’nun potansiyeli ve yeteneği hastalık, acı ve yatalak olmasından sonra gelişti. ‘’Her şey güzel olabilir, en korkunçları bile’’ kendi sözleri bunu açıkça ifade ediyor. Ayrıca Salvador Dali gibi diğer sanatçıların izinden giderek, kendi varlığı ile kendini bir sanat eserine dönüştürmeyi başarmıştır. Frida Kahlo hayatta korkunç bir gerçekle yüzleşti ve acısını göstermek için sanatı kullandı. Yaşadığı acıların üstesinden gelmek ve onlarla yaşamayı öğrenmek için.

Pop Art, İngiltere ve ABD’de 50’lerin ortalarında ortaya çıkan ve 60’larda gelişen etkili bir sanat hareketidir. “Pop Art” terimi, 1955 yılında İngiliz küratör ve eleştirmen Lawrence Alloway tarafından icat edildi. Pop Art, popüler ya da “maddi” kültürün sanatıydı ve sanatın ne olması gerektiğine dair statükoya ve geleneksel görüşlere karşı bir isyandı. Düşük maliyetli ve seri üretilen yeni bir “popüler” sanat biçimiydi.

Londra, New York City ve California sanatçıları, Dada-Sürrealizm’den ve Rene Magritte ve Salvador Dali gibi sanatçılardan ilham alan baskın avangard resim ve heykel stilleri aracılığıyla popüler kültürü güzel sanatlar düzeyine yükseltti. Pop sanatçıları, Soyut Dışavurumculuğa ve onun iddialı ve duygusal algısına başkaldırmak istiyorlardı ve yarattıkları şey genç, eğlenceli ve küstah bir sanattı.

Popüler Kültür Nedir?

Popüler kültür kelimesi Latinceden dilimize geçmiştir. Latincede populus olarak kullanılan kelimenin Türkçe karşılığı halk kavramıdır. Eski halk kültürü kavramının yerine geçmektedir. Popüler kültür kelimesini gerek günlük yaşantıda gerekse kültür konuşmalarında çok sık bir şekilde duyarız. 

Sanat, bilim, edebiyat gibi birçok alanda popüler kültür kavramını kullanmaktadır. Popüler kültür geçmişteki geleneksel kültürün gelişmesi olarak ifade edilir. Popüler kültürün bir diğer adı da pop kültürüdür. 20. yüzyılın ardından bu kavram ortaya çıkmıştır. Toplumsal modernleşme ile birlikte toplu kültür olarak yayılan, günlük uygulamalar ile beraber toplumsal gelişmeyi de kapsayan, genel ve tarafsız olan, eski halk kültürünün yerine geçen kavrama popüler kültür denilir. 

Vincent Van Gogh Kimdir?

Van Gogh adını çok duymuş olabilirsiniz, ama onun gerçekte kim olduğunu biliyor musunuz?

Ayçiçeklerini Boyayan Adam

Vincent Van Gogh, dünyanın en ünlü ressamlarından biridir. Okula başladığınız zaman bakacağınız ilk sanat eserlerinden biri muhtemelen Van Gogh’un Ayçiçekleri’dir. Bu tablo çok ünlüdür. Parlak sarılarına ve on dört ayçiçeğinin her birinin farklı şekilde boyanmasına bakın. Van Gogh, Fransa’nın Arles kentinde kiraladığı sarı evde odası için Ayçiçekleri tablosunu yaptı. Arkadaşı ressam Paul Gauguin bu evde ressamımızı ziyarete geliyordu. Van Gogh evini arkadaşı için yeniden dekore etmek amacı ile bu tabloyu boyamıştır.

Güzel sanatların alt dalı olan görsel sanatlar ailesine mensup resim sanatı, bir yüzey üzerine renkler ve çizgilerle oluşturulan görsel anlatım tekniğidir. Diğer görsel sanat dallarından bahsedecek olursak bunlar: Heykel, mimari, seramik, fotoğrafçılık ve çini sanatıdır. Her biri göze hitap eden bu eşsiz sanat dallarına örüntü tasarımı, moda tasarımı, süsleme sanatı gibi görsel ögeler içeren sanat türleri de dahil olabilmektedir. Aralarından kuşkusuz en köklü ve yaygın olanı resim (çizim) sanatıdır.

Günümüzde kadınlar, sınırları patriark tarafından belirlenmiş hakların içinde kendilerini ve seslerini yükseltiyor. Öncelikle cinsiyet rollerinden bahsetmek ve toplumsal bir bakıştan olaya genel bir perspektif çizelim.

Sanat insanın kendisini anlatmaya çalışması, ifadesi olarak duvarlardaki çizgilerden, tapınaklardaki süslemelere kadar devinen, gelişen ve içinde bulunduğu mekan, zaman ve şartlardan direkt etkilenen aynı zamanda etkileyerek günümüze gelmiştir.

Sanatın belli bir tanımını yapmamız gerekirse, duygular ve hayal gücünün harmanlanması sonucu ortaya çıkan dışavurumdur. Yüzyıllar boyunca kendi içinde değişerek ve gelişerek günümüze uzanan tarihi ile sanat, insanın doğasında bulunmaktadır. Mağara duvarlarındaki çizimlerden Rönesans’a dayanan ve dijital sanata kadar uzanan bu yolculukta, sanat her daim kendisine ilgi gösteren bir kitle bulmuştur.